Fon Büyüklüğü 9 Ayda Önemli Bir Artış Gösterdi
Vahap Taştan
Takas İstanbul verilerine göre, 2023 yılının 9 aylık döneminde işlem yapan kurum sayısı 95 iken, 2024 yılının aynı dönemi itibarıyla bu sayı 107’ye ulaştı. Özellikle aracı kurumlar bu alanda daha aktif bir rol üstlenirken, Portföy Yönetim Şirketleri de yenilikçi temalarla fonlar sunarak piyasanın çeşitlenmesine katkı sağlıyor.
Fonların toplam büyüklüğü, yılın ilk dokuz ayında 560 milyar liraya yükseldi ve bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 182’lik bir büyüme gösterdi. Yılın ilk altı ayında ise büyüme oranı yüzde 211 olarak kaydedildi. Bu veriler, üçüncü çeyrekte fon piyasasında büyümenin yavaşlama eğiliminde olduğunu ortaya koyuyor.
Fon Dağılımındaki Değişiklikler
BIST’te Mayıs ayından itibaren getirilerin düşmesi ve BIST100 endeksinin 10.000 puan barajını aşmakta zorluk çekmesi, fon dağılımlarında da değişikliklere neden oldu. Getirilerin azalması, sabit getirili fonlara olan talebi artırarak, para piyasası fonlarının toplam fon hacmindeki payını geçen yılın dokuz ayında yüzde 24,7 iken, bu yılın aynı döneminde yüzde 42,5 düzeyine taşıdı. Aynı sürede hisse senedi fonlarının payı yüzde 14’ten yüzde 3,25’e düştü. Yatırımcılar, getiri arayışları tabiı olarak hisse senedi fonlarından, para piyasası fonlarına yönelmeye başladı. Ancak serbest şemsiye fonlarının dağılımında belirgin bir değişim gözlemlenmedi.
Öngörüler ve Beklentiler
2024 yılı 2. çeyrek finansal döneminin tamamlanmasıyla birlikte gelen finansallar, yatırımcıların ilgisini çekme konusunda yetersiz kalabilir. Fed ve Çin hükümetinden gelen teşvikler, BIST’te kısa vadeli yukarı yönlü potansiyele destek sağlamasına rağmen, zayıf kâr sonuçları, yatırımcıları hisse senedi fonlarından uzak tutmaya devam edebilir. BIST’teki ortalama hedefler 13.500 puan seviyesinde bulunarak, yüzde 39’luk bir yükseliş potansiyeli sunuyor. Sabit getirili fonlarda ise yılbaşından bu yana getiriler yüzde 40’ın üzerinde gerçekleşti. BIST’in cazibesinin yeniden artması için, en azından 2024/3. çeyrek finansal sonuçlarında bir iyileşme öngörülüyor. Bu süreçte küresel risk iştahı ve iç piyasalardaki enflasyon, faiz oranları ile yabancı yatırımcı ilgisinin de önemli göstergeler olacağı düşünülüyor.