USD38,85
%0.36
EURO43,37
%-0.25
CNY5,39
%0.36
GBP51,67
%-0.22
EURO/USD1,12
%-0.17
BIST9.668,36
%1.33
BTC4.022.036,16
%-0.22
  1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Verimlilik Artışı Olmadan Büyüme Mümkün Mü?

Verimlilik Artışı Olmadan Büyüme Mümkün Mü?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye İş Bankası’nın 100. yılı kapsamında gerçekleştirilen ‘Atatürk Vizyonuyla Gelecek 100. Yıla Bakış’ Konferansı’nda Chicago Üniversitesi Ekonomi Profesörü Prof. Dr. Ufuk Akçiğit, Bloomberg HT’ye önemli açıklamalarda bulundu.

Konuşmasında verimlilik artışının ekonomik büyüme üzerindeki etkilerini ele alan Akçiğit, Türkiye’nin güçlü yönlerini belirleyerek bu alanlarda yapay zeka yatırımlarının yapılmasının önemine dikkat çekti.

Akçiğit’in değerlendirmeleri şöyle oldu:

“Ülkelere baktığımızda öncelikli olarak eğitim, piyasa rekabeti ve verimlilik konularının benzer şekilde önemsendiğini görüyoruz. Verimlilik artışı olmadan ekonomik büyüme mümkün değildir. Ancak verimlilik artışlarının nedenleri ülkeden ülkeye değişiklik göstermektedir. Örneğin, Polonya’da kamu iktisadi teşebbüsleri rekabete dahil edilerek uzun vadede ülkenin ekonomisinin 2030 yılında İngiltere’yi geçmesi bekleniyor. Güney Kore ise bilimsel gelişmeye başından beri önemli bir referans noktası olarak yaklaşmış; bu bağlamda, değerlerinden faydalanarak dünyada 18 tane değerini kendi sistemine dahil eden önemli bir araştırma merkezi oluşturmuşlardır.”

Verimlilik alanında Türkiye’nin yeterince ilerleme kaydedemediğini söyleyen Akçiğit, “Türkiye’de verimlilik hikayemiz geride kalmış durumda. Uzun vadeye baktığımızda sıfır verimlilikten gelen büyüme mevcut. Kısa vadede yaşanılan büyüme, geçici nitelikte olup sürekli bir gelişim hedefimiz yok. Ekonomik istikrarsızlık enflasyonu beraberinde getiriyor. Politikalarımızın koordineli bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. Sürekli olarak para politikalarıyla büyüyebileceğimizi düşünüyoruz. Bu tartışmalar geçmişte de yapıldığını günümüzde de devam ettiğini gösteriyor.” dedi.

“Türkiye Güçlü Alanlarına Yatırım Yapmalı”

Akçiğit, “Türkiye’de ekonomiye dâhil olan firmaların verimlilik seviyeleri oldukça düşük. Ekonomik merkeziyetçilikten uzaklaşıp, rekabetin arttığı özel girişimlerinin öne çıktığı bir ortam oluşturmalıyız. Kamu iktisadi teşebbüslerinin verimlilik artışının özel sektöre göre daha zayıf olduğunu belirtmekte yarar var” şeklinde ekledi.

Akçiğit, yapay zeka devriminin özellikle orta gelirli ülkeler için önemli fırsatlar sunduğunu vurgularken, “Bu ülkeler genellikle gelişmiş ülkelerle rekabet etmekten çekiniyor. Ancak, teknolojik devrimle birlikte orta gelir seviyesindeki ülkeler, zengin ülkelerle masada yer alacak düzeye yükselebilir. Örneğin, elektrikli araçlar konusundaki dönüşümle, geçmişte yoksul kabul edilen Çin, dünya çapında önemli bir üretici haline geldi. Bu durum, yapayzeka alanında da geçerlidir. Türkiye, güçlü yönlerini nasıl yapay zeka ile birleştirebilir? Tarım ve sağlık gibi alanlar, ülkemizin güçlü yönleri arasında yer alıyor. Şu anda sağlık alanında yayımlanan makalelerin %50’si Türkiye’den çıkmakta. Yapay zekayı tarım ve sağlıkla birleştirerek, gerçekleştirilen yatırımların değerini artırmak mümkün. Ancak, yalnızca diğer ülkelerin izinden gitmek, bizi ikinci planda bırakacaktır” şeklinde sözlerini tamamladı.

Verimlilik Artışı Olmadan Büyüme Mümkün Mü?
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir